Kuzey Kore, uluslararası alanda teknoloji devrimleri ile anılmayan bir ülke olarak bilinse de, son dönemlerde yaptığı bazı hamleler dikkat çekici gelişmeler sağlıyor. Ülke, yapay zeka alanında iddialı bir projeye imza atarak kendi ChatGPT'sini geliştirmeyi planladığını duyurdu. Bu adım, dünya genelinde pek çok kişi için merak konusu haline geldi. Kuzey Kore'nin bu girişimi, hem teknolojik açıdan hem de siyasi boyutuyla birçok soruyu gündeme getiriyor. Peki, ülkenin bu projesinin arka planında neler var? Kendi yapay zekasını geliştirmek, Kuzey Kore'yi nereye götürecek? İşte tüm bu soruların cevabı bu haberde.
Kuzey Kore hükümeti, ülkede teknolojik gelişmeleri hızlandırma isteğini sıkça vurguladı. Ülkenin lideri Kim Jong-un, yapay zekanın ulusal güvenlik tedbirleri ve ekonomik kalkınma açısından kritik bir rol oynayabileceğini belirtti. Bu bağlamda, yapay zeka (YZ) uygulamaları, özellikle savunma sanayi ve sivil uygulamalar için hayati öneme sahip. Örneğin, geniş veri tabanları ve makine öğrenimi teknikleri kullanılaraak istihbarat toplama süreçlerinin optimize edilmesi hedefleniyor. Bu öncelikler doğrultusunda, Kuzey Kore'deki bilim insanları ve mühendisler, ülkede mevcut olan kaynakları en iyi şekilde kullanarak kendi yapay zeka projelerini geliştirme çalışmalarına hız vermiş durumda.
Kuzey Kore’nin geliştireceği kendi ChatGPT yani sohbet robotu, öncelikle siyasi propaganda araçları olarak kullanılabilir. Bu tür bir yazılım, dünya ile iletişim kurma, yurt içinde halkla ilişkileri iyileştirme ve uluslararası arenada kendini tanıtma amacı güdebilir. Kendi chatbot’unu geliştirdikten sonra yapay zeka destekli hizmetler sunmayı planlayan Kuzey Kore, böylece internet üzerindeki etki alanını artırmayı hedefliyor. Ayrıca, teknoloji uzmanları ve analistler, bu projenin sosyal medya platformları ve diğer iletişim kanalları üzerinden halkın zihninde olumlu bir 'imaj' yaratma çabasının parçası olabileceğine dikkat çekiyor. Ülkenin kendi yapay zeka dil modeli geliştirmesi, içerik yürütme kabiliyetini artırabilir ve propaganda faaliyetlerini daha etkili bir şekilde yönetmesine olanak sağlayabilir. Ancak, bu durum elbette uluslararası düzeyde büyük tartışmalara yol açma potansiyeli taşıyor.
Ayrıca, Kuzey Kore’nin bu projeye ne kadar yatırım yapacağı ve ne süre içerisinde tamamlayacağı da merak konusu. Uzmanlar, gelişim sürecinin zorlu olabileceğini, teknolojik kaynakların sınırlı olmasının bu süreci etkileyebileceği hususunda uyarıyor. Bununla birlikte, Kuzey Kore'nin YZ projeleri, özellikle dış dünya ile olan etkileşimini artırmada önemli bir kaldıraç rolü oynayabilir. Ülkenin kapalı sosyal yapısı göz önüne alındığında, bu tür bir iletişim aracı, hem iç mekanizmaları güçlendirebilir hem de dış dünyaya karşı sözlü bir platform oluşturabilir.
Sonuç olarak, Kuzey Kore'nin kendi ChatGPT'sini geliştirmek istemesi, birçok açıdan ilginç bir gelişme olarak öne çıkıyor. Yapay zeka teknolojilerinin, siyasi ve sosyal alanlardaki etkileri bu projeyle daha da belirginleşecek gibi görünüyor. Dönüşüm sürecinin nasıl gelişeceğini ve bu girişimin uluslararası dengelere nasıl yansıyacağını hep birlikte göreceğiz. Teknoloji ile bezeli bir propaganda savaşı başlıyor olabilir. Kuzey Kore'nin bu adımı, hem ulusal güvenlik konularındaki kaygıları artıracak hem de yapay zeka konusunda dünya genelindeki tartışmaların yeni bir boyut kazanmasına zemin hazırlayabilir.